Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Üniversitedeki İlk Senem

     Merhabaaa      Emoji koymuyorum. Bugün acı tatlı geçirdiğim bir seneyi anlatıcam. Eğer emoji konulacaksa biri ağlayan, diğeri gülen olabilir. Üniversitenin bana kattıklarına azda olsa değinmek istiyorum. 1 sene önceki halimle şimdikinin arasında dağlar kadar fark var. Sanırım, 3 sene sonra sıra dağlara dönüşecek. Üniversite herkese bir şeyler katıyor. İyi veya kötü olacağına biz karar veriyoruz. Yapılan araştırmalara göre iyi yönde olduğum düşünülüyor. ( Allah'ım lütfen iyi olsun.Amin)      Uzun bir süre yazı yazamadım. Gıybetler birikti. İzmir'e döndüm sonundağğğ! Memleket hasreti bildiğin gibi değil gülüm... Gerçi sene içinde bin kere geldiğimden Mersin'de daha az vakit geçirdim. Ya sen Mersin'de okumuyon mu ne işin var burda? sorularına çok maruz kaldım. Ama bu beni ilgilendirir. Bir de babişkomu. Janım dady eksik olma.      Geçen gün bilgisayarımı tamirciye götürdüm. Adam biraz garipti. Hatta kendi kendine de konuşuyor. (Dünyada onu yapan tek kişi ben olduğu

Antik Mısır ve Lanet

     Sıradan girişlerden hoşlanmasam da merhaba. Adım Bilgen Yıldız Akar ve 16 yaşındayım. Direkt konuya girmek gerekirse Antik Mısır ile tanışalı baya bir zaman oluyor. Çocukluğumda babamın etkisiyle hayatı sorgulamalarım başlamış ve sıradan olayların iç dünyasını merak etmeye başlamıştım. İzlediğim filmler, oyunlar ve babamdan bana kalan okuduğum ansiklopediler beni acayip derecede etkilemiş ve perde arkasındaki olayları içgüdüsel olarak merak etmeye başlamıştım. İlk okuduğum ansiklopedi "Harikalar Ansiklopedisi" olmuştu ve ilk konu tarih öncesi devirlerin en mükemmeli denilebilecek Mısır uygarlığıydı. Daha okuduğum ilk andan itibaren büyülenmeye başladığımı ve araştırmalar yaptığımı hatırlıyorum.       Hayal dünyam ve gerçekçiliğe olan saçma bakış açım bana sorgulamayı öğretti ve bende araştırdım. Araştırdıkça, izledikçe ve parçaları birbirleri ile birleştirdikçe aslında nasıl büyük bir gizemin içine düştüğümü farkettim. O kadar güzellerdi ki elimde olan bilgileri yüzl

Tanrıların Doğuşu

     Merhabaaa… ( Gözleri yukarda emoji)      Çünkü bugün GIYBET günü. Çünkü bugün İÇ DÖKME günü. Çenem açıldı mı susmam. Sonra, Allah ne çene vermiş beee demeyin. Arkadaş tam yazı yazıcam bütün Mersin bana karşı mı olur ya. İnsanlar çoşuyor, garip garip sesler çıkarıyorlar, tüm mahalle inliyor. Bir gün kadın kocasını döver, bir gün köpekler kavga eder. Yalnız ciddi anlamda kadın kocasını dövdü. Bir ara inip adamı elinden almak istedim ama arada ben de kaynardım. Çünkü gözlerindeki o hışmı gördüm. Adam için sadece dua ettim… Karşımızdaki erkek apartı yetiyor bir de sen yapma ablam. Erkek apartı demişken. Artık inanıyorum normal geçen bir gün bana haram.      Mersin’de apartta kalıyorum. Site içinde karşılıklı apartmanlar. Biri kız diğeri erkek apartı. Apartımız bol gıybet ve eğlence içerikli kahveye de bekleriz. Reklam yaptım kirasını da yazıyım yardımım dokunsun.(payımı isterim artık.) Maç günleri apartımızdaki coşku tribünlerde yaşanmıyor. Kapılar ve pencerelerin açıldığı, hun

Mersin Arkeoloji Müzesi

      Merhaba… (üzgün emoji)            Üzgünüm, çünkü diş ağrısı çekiyorum. 20’li yaşlarımın bana hediyesi. 20'lik dişlerim kalp ben. Bu yüzden alttaki dişlerimden bir tanesi yamuldu. Olsun be Yayoo sen böyle de güzelsin, dediğinizi duyar gibiyim. Kader ortaklarım varsa yalnız olmadığımı bilmek isterim. İlk müze turumu böyle hayal etmemiştim. Oysaki her şey çok güzel başlamıştı.      Burayı da günlüğe çevirmiş olma ihtimalim yüksek. Ama ne yapabilirim sevgili okuyucu! Benim de bir şekilde içimi dökmem gerekiyor. Neyse şimdilik dişi bir kenara bırakıyorum. Bitki çayımdan bir yudum alıp başlıyooorum.      Okuduğum bölüm benim için çook önemli ve değerli. Bölümü ilk kazandığımda neredeyse tüm İzmir‘e Arkeolog olacağımı söyledim. Herhalde söyleyeceğim! Hayalimi gerçekleştirmişim. Ama hayalimi yerle bir eden arkadaşlarımdan gelen tek bir cevap vardı; Ooo bitir de çıkarttığın tarihi eserleri okuturuz. Tabi canım ben de bunun için okuyorum zaten. Bir kez daha çe